
Gazeteciler Timur Soykan ve Murat Ağırel haklarında yürütülen bir soruşturma kapsamında kendi iradeleriyle ifade vermeye gidecekleri günün sabahında evlerine yapılan bir operasyonla gözaltına alınmış ve dijital materyallerine de el konulmuştur.
Türkiye’de son dönemlerde gazetecilere yönelik artan baskı, gözdağı politikaları ve yargı tacizinin, siyasal iktidarın eleştirel düşünceye olan tahammülsüzlüğü ile medya ve kamuoyunu tek elden denetim altına alma arzusuna hizmet ettiği açıktır. Gazetecilerin mesleki faaliyetlerinin sistematik şekilde kriminal hale getirilmesi, hemen her hafta yeni bir gözaltı veya tutuklama haberi ile karşı karşıya kalma hali adeta bir alışkanlığa dönüştürülmüş olup, bunun normalleştirilme çabası ise kabul edilemezdir. Basın hürriyetinin geldiği bu kritik eşik, yalnızca gazetecilerin değil, toplumun tamamının özgürlük alanını daraltan tehlikeli bir süreci de beraberinde getirmektedir.
Bu bağlamda bir hukuk derneği olarak devletin tüm organlarını “hukuk devleti” ilkelerine bağlı kalmaya çağırıyor ve gazetecilik mesleki faaliyetlerinin suç olmadığını, tersine demokratik toplumlarda korunması gereken en temel haklardan biri olduğunu tekrar hatırlatıyoruz!