İşkenceye Karşı Mücadele, Cezasızlık Kültürüne Son!

1-26 Haziran 1987 yılında ‘’İşkence ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı veya Küçültücü Muamele ve Cezaya Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’’nin yürürlüğe girmesinden on yıl sonra 26 Haziran tarihi BM tarafından işkenceye karşı insanlık onuru ve insan haklarını koruma adına atılan adımların önemine atfen dayanışma ve mücadelenin bir simgesi olarak görülmüş ve bugün‘’ Uluslararası İşkenceye Karşı Mücadele ve İşkence Görenlerle Dayanışma Günü’’ olarak ilan edilmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti de sözleşmeye taraf olarak sözleşme gereğince üstlendiği yükümlülükleri yerine getirmeyi ve işkence ile kötü muamele yasağı konusunda uluslararası standartlara uygun yasal ve kurumsal düzenlemeler yapmayı taahhüt etmiştir.
2-Ne var ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti sözleşmenin imzalanmasından sonra da bugüne değin en ciddi insan hakkı ihlallerinden olan işkence ve kötü muamele uygulamaları ile gerek ulusal gerekse de uluslararası toplum gündeminde sıklıkla yer almaya devam etmiş, tartışılmış ve eleştirilmiştir.
Bu minvalde ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluşlar, insan hakları örgütleri, medya organları vb. Türkiye’de yaşanan işkence ve kötü muamele vakalarına dair hazırladıkları gözlem ve tespitlere ilişkin raporlara son olarak Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi’nin, kimi Avrupa cezaevi ve polis merkezlerinde işkence ve kötü muamelelerin gözlemlendiği, bu ülkeler arasında Türkiye’nin de bulunduğu, Türkiye’deki resmi makamların işkence ve kötü muameleye sıfır tolerans mesajlarına rağmen söz konusu muamelelerin yaşanmaya devam edildiğini not eden bir kararı oylaması dikkat çekicidir.
3-Türkiye’de işkence ve kötü muamele ile mücadelede yaşanan çok sayıdaki zorluğun en önemlilerinden biri de devletin cezasızlık politikası, yarattığı kültür ve tüm bunların sonucu olarak etkin ve kararlı bir adalet mekanizmasının bir türlü sağlanamayışıdır. Dolayısıyla yetkililerin ulusal ve uluslararası hukuk, insan hakları standartları ve etik değerlerin gereği olan yükümlülük ve taahhütlerini yerine getirmesi elzemdir.
AYHED olarak diğer yandan başta insanlık onuru ve toplumsal barışı hedef alan işkence ve kötü muamele uygulamaları ile mücadelenin yalnızca devletlerin sorumluluğu ile sınırlı olmadığı, başta insan hakları savunucuları olmak üzere, toplumun geneline ait olduğu bilinci ile “26 Haziran Uluslararası İşkenceye Karşı Mücadele ve İşkence Görenlerle Dayanışma Günü” vesilesi ile tüm insanlık ailesini işkenceye karşı net bir duruş sergilemeye, işkence ile mücadelede aktif bir rol üstlenmeye ve işkence görenlerle dayanışma duygusunu güçlendirmeye davet ediyoruz.